Alnus Yatırım'ın değerlendirmesinde, küresel tarafta, bu hafta tüm dikkatlerin Çarşamba günü açıklanacak olan Fed/FOMC (Federal Açık Piyasa Komitesi) kararlarında olduğu vurgulandı. Değerlendirmede ayrıca şu bilgiler aktarıldı:

Fed, beklenildiği gibi 25 baz puanlık faiz indirimine giderken; ABD Başkanı Donald Trump tarafından FOMC’ye aday gösterilip onay alan Stephen Miran’ın 50 baz puanlık indirim talep etmesi dikkat çekti. Fed’in, geleceğe dönük faiz projeksiyonlarında ‘güvercin’ tonda revizelere gitmesi risk iştahını olumlu etkilerken, Başkan Jerome Powell, yaptığı açıklamalarda: enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere vurgu yaptı ve istihdam tarafında ise aşağı yönlü risk uyarısında bulundu. Hafta içerisinde, ABD’de açıklanan önemli verilerde; Perakende Satışlar, Sanayi Üretimi, Philadelphia Fed İmalat Endeksi ve Haftalık İşsizlik Haklarından Yararlanma Başvuruları tahminlerden iyi gelirken, İnşaat İzinleri ve Konut Başlangıçları ise beklentileri karşılayamadı. Bu hafta, İngiltere Merkez Bankası’nın para politikası kurulu toplantısında faiz oranları sabit bırakılırken, ülkede açıklanan TÜFE rakamlarında senelik çekirdek verinin sınırlı gerilediği görüldü. Euro Bölgesi’nin TÜFE rakamları da gerilerken, bölgenin Sanayi Üretimi datasının zayıflaması ise dikkat çekti. Bu hafta, ABD ve Çin arasında İspanya’daki ticaret müzakereleri izlenirken, dikkatler; ABD Başkanı Donald Trump ile Xi Jinping’in Cuma günü yapacakları görüşmeye çevrildi. Jeopolitik riskler tarafında ise; ABD Başkanı Donald Trump’ın, Rusya’nın Ukrayna’da bir barış anlaşmasına razı olması için yeni yaptırımların yürürlüğe girmesine yönelik çağrısı sonrasında; AB ülkelerinin 19.yaptırım paketinin onaya sunacağına dair, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’den gelen açıklama kritikti.

Bu hafta yurtiçinde ise, iç siyasi gelişmeler hafta başında gündeme damga vururken; iyimser haberler ile hafta ortasına kadar borsada sert yükseliş oluştu. Keza, CDS tarafında 2018 Mayıs ayından bu yana en düşük seviyelere inilirken; tahvillerde de iyileşme görüldü. Açıklanan verilerde; TCMB’nin brüt döviz rezervleri haftalık olarak 4 Milyar 677 Milyon Dolar azalırken, yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatları ise 2 Milyar 770 Milyon Dolar civarında artış kaydetti. BDDK’nın haftalık bankacılık verilerinde; KKM tarafındaki çözülmenin 108. haftasında 23 Milyar 214 Milyon TL ile devam ettiği ortaya çıktı. TCMB’nin, geçtiğimiz Perşembe günü açıklanan PPK kararlarına dayanak teşkil eden toplantı özet metninde; Ağustos ayı enflasyonunda fiyat artışı ile öne çıkan ana grubun kuraklık ve zirai don gibi hadiseler kaynaklı olarak gıda olduğuna atıfta bulunulurken, hizmet sektöründe hakim olan fiyatlama davranışının önemli bir atalete ve enflasyon üzerindeki şokların etkilerinin uzun bir zamana yayılmasına neden olduğu da belirtildi.

Önümüzdeki hafta, küresel çapta fiyatlamalar açısından yine; ticaret tarifeleri ve jeopolitik riskler gibi önemli gündem maddelerine dair gelişmeleri dikkatle izleyeceğiz. Ayrıca, majör ekonomilerin öncü PMI dataları ile ABD’nin 2.Çeyrek nihai büyüme oranı ve PCE (kişisel tüketim harcamaları) enflasyonuna dair verileri de kritik olacak.

Küresel cephede oluşabilecek fiyatlamaların, iç taraftan gelecek Kapasite Kullanım Oranı, İmalat Güveni ve Sektörel Enflasyon Beklentileri dataları ile birlikte takip edileceği iç tarafta ise; diğer gelişmelerle birlikte TL varlıklarındaki (BİST, CDS, tahvil, kur) fiyatlamalar şekil bulabilir."